Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları ve Kaybedilen Zaman

Kişisel siteme çoook uzun zamandır yazmadığımın farkındayım. Sahip olduğum bir çok siteye içerik üretmek ile meşgulken bu sitemi biraz boşladım. Ama hızlı bir dönüş yapmak fena olmaz…

Bu yazımın konusu tamamlayıcı tıp uygulamaları… Tabi öyle nedir, ne değildir ahım şahım bir yazı beklemeyin. Bu yazıda biraz bazı konulardan bahsedeceğim ve kaybedilen zamandan dem vuracağım…

Tıp konusuna yaklaşım tarzım, Allah’ım ne olur beni hastanelere düşürme… Biraz çekingenlik var, en basitinden bir tüp kan verecek olsam, hemen kolumu uzatmak yerine bir düşünme alıyor. Korkuyor muyum, korkuyorsam neden korkuyorum bilemiyorum. Ama her doktora yada bölüme aynı değil… Mesela her sene grip yada soğuk algınlığım olur, böyle zamanlarda aile hekimine hiç çekinmeden kolaylıkla muayene olabiliyorum. Sanırım, doktorun ne yapacağını biliyorsam ve canımın yanmayacağını biliyorsam üzerimde gerginlik olmuyor… Neyse bu başka bir yazının konusu…

Tamamlayıcı tıp, bitkilerle şifa gibi konulara ilgimin olmasının tek bir sebebi var, oda biraz korkumdan dolayı. Zaman zaman sağlık problemleri yaşıyorum ve ilaç almak yada aşı, serum ve diğer can acıtıcı tedaviler yerine, baharatları kullanmak, bitkisel kürleri kullanmak benim için cazip gelmekte…

Hal böyle olunca bitkilerin şifasını ilim olarak inceleyen fitoterapi, yine bitkilerin aromalarını, özlerini inceleyen bilim dalı aromaterapi, akupunktur, biorezonans gibi kadim ve yeni sistemler ilgimi çekiyor.

Bu konuda kaynak pek sıkıntı olmamakta… Instagram da yada internette bir çok hesap yada web sitesi hatta kitaplar, herkesin anlayabileceği tarzda bilgiler vermekte.

Burada bir husus canımı sıkmakta. Malum şarlatanlar, üfürükçüler, sahte şifacıların bir zamanlar cirit attığı ülkemizde bu tür tamamlayıcı tıp ilimlerin yetkin kişilerce yapılması en büyük arzum.

Kafamda bir dünya soru ile dolaşırken kendisi ile tanışıp hatta iş yapma şansına erdiğim bir kişiden bahsetmek istiyorum Uzman Doktor Fulden Küçük

Farklı sektörlerle çalışmanın en büyük getirisi ufkunuzun açılması ve yeni şeyler öğrenmeniz. Ben de bu iş anlaşmasıyla sayın doktorumuzdan oldukça çok yeni şey öğrendim ve tıp konusunda bakış açım oldukça değişti…

Öncelikle bu öğrendiklerimden sonra klasik tıp olarak nitelendireceğim ilaçla yada hastanelerde uygulanan tedavi yöntemlerine karşı olmadım. En nihayetinde benim alanım haricinde bir ihtisas alanı ve hekimlerimiz neyi uygun görüyorlarsa onlara uymayı bir görev kabul ediyorum.

Öğrendiklerim sayesinde ise gözlerim açıldı, mesela biorezonans terapisi ile kilo verilebileceği, alerjilerden kurtulunabileceği, sigara bırakmanın gerçek olabileceğine gözlerimle görme şansına eriştim.

Yine aynı şekil akupunktur ile kabızlık gibi sorunlardan, rahatlamaya hatta güzelleşmeye varan uygulamalar olduğunu gördüm. Bach çiçek terapisi ile duygusal durumların bizi ne hale getirdikten sonra nasıl düzeltilebileceğiniz gördüm.

Lavantanın rahatlatıcı etkisini aromaterapi ile ve şifalı bitkilerin faydalarını fitoterapi ile deneme şansı elde ettim.

Her yapılan uygulamayı buraya yazmayacağım ama gözlemim şu oldu. Klasik tıpta benim havaların soğumasıyla ortaya çıkan kuru öksürüğümün ilaçla tedavisi pek mümkün olmadı… 3 ay kadar ilaç kullandım ama pek fayda görmedim. Daha sonrasında ise zerdeçal ve karabiber ile kendimi eski halimden çok daha iyi hale getirdim… ( Bu konu asla bir tedavi yöntemi olarak anlaşılmasın, kendimce fayda gördüm, doğrusunu muhakkak doktorlara ve fitoterapi uzmanlarına sorunuz… ) 

Doktor Hanım’ın kliniğinde aldığım biorezonans terapisi ile daha farklı deneyimlerim oldu. Genç ve kronik bir hastalığım olmaması sebebiyle çok fazla yukarıda saydığım tedavi yöntemlerini bizzat deneme şansım olmadı. Lakin yıllarca sigara içenlerin biorezonans terapisi ile sigara bırakmalarına şahit oldum. Yine biorezonans ile kilo verenlere ve daha bir çok hastalığına şifa bulanlara…

Sonuç olarak şunları demek istiyorum. Bildiğimiz tedavi yöntemlerinden çok daha fazlası binlerce yıldır uygulanan teknikler ve modern sistemler ile günümüzde mevcut. Ben şahsım adıma bu bilgileri çok geç öğrendiğimi söylemek istiyorum. Umarım sizler bu yazıma bir şekilde denk gelirseniz bu söylediklerimi zihninizin bir köşesine not edin. Biorezonans ile 400’den fazla hastalığın tedavi edildiği bilimsel olarak kanıtlanmış ki içinde kanser bile var…

Umarım kimse hasta olmaz ve bu saydığım yöntemlere ihtiyaç duymaz ama olursanız bu yöntemlere de bir göz atmanızı rica ediyorum.

Ufak bir güncelleme yapmak lazım… Bu yazıda tamamlayıcı tıp konularında bir kaç örnek verdim, şimdi ise bunlara ilave etme zamanı. Dr. Fulden Küçük sayesinde renk terapisi ve ozon tedavisi hakkında da bilgilenmeler yaşadım. Detaylı bilgiler için linklere tıklayarak bu iki tamamlayıcı tıp yöntemi hakkında da bilgi sahibi olabilirsiniz.

Saygılarımla…

Yorum yapın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.